Wednesday, October 2, 2013

kimim ben?

Kim olduğumu merak eden biri mi varmış?
Dur dur gitme, anlatıyorum:

Okinoo tayikoo donn donn
Okinoo tayikoo don don don

ODTÜ Fizik bölümünde okudum (2000-2004). Uzerine ODTÜ Elektrik ve Elektronik Mühendisliğinde master yaptım (2004-2007).
Büyük bir şirkette Ar-Ge mühendisi olarak çalışıyorum. Yaptığım işi seviyorum.

Teknik bilgiler böyle...




2005 yılında hayatımın aşkı ile tanıştım.. güzel bir evliliğimiz ve bir kızımız var.

Çocuklar... ah çocuklar!
Üniversitede okurken çocuk bakıcılığı yaptım. Çok zevk aldım.  Hiç unutmuyorum, büyüğün adı Gökçenaz'dı, ufaklığın adı Kardelen'di. Ben onları çok sevdim.  10 yıl sonra kendi çocuğum oldu. Tüm tecrübeli anneler bana telefonda aynı soruyu soruyor: "nasıl? Kendi çocuğun olunca çok farklı değil mi? " Değil! Sizin için farklı olabilir. Siz daha önce ÇOK sevmemişsiniz, bu duygu değişik geliyor. Ben sevdim.

Yine üniversite yıllarımda bir yıl Lösev'de gönüllü çalıştım. Tecrübelerim bana kalsın.

Hayvan haklarını hep korumaya çalıştım. Baktım bireysel çabalarım bir yere varmıyor, HAYTAP'ta görev aldım. Taa ki hamile kalıncaya kadar. sokak hayvanlarının kısırlaştırılması için çalıştık ki nüfusları artmasın. Yurt dışından kaçak hayvan girişi ile mücadele ettik. Pet shop'larda hayvanların uretilmesi ve satılması ile savaştık. Evcil hayvan isteyenleri barınaklara yönlendirdik. Hayvanlı sirkleri protesto ettik. yunus parklarını da.

Universitedeyken iletişim topluluğundaydım. Durumu iyi olmayan ilkokullara gönüllü öğretmenlik projesınde çalıştım 2 yıl. Çocukların mektuplarını hala saklarım.

Yaptıklarım her ne kadar bölük pörçük görünse de, ben ortak yanlarını daha yeni yeni görüyorum. Adalet. Evet, en büyük değerim Adalet. Bunu sağlamak adına, hakkını kendi savunamayanlar için gönüllü olmuşum hep. işte bu nedenle hep çocuklar ve hayvanlar için debelenmişim. Daha da debeleneceğim.

Bir de spor yaptım: okçuluk. Evet doğru okudun, okçuluk. Tabiki spor! Hayret birşey. Türkiye üniversiteler arası yarışmalara iki kere katıldım, birinde ikinci oldum, birinde sonuncu oldum :)
Bir de yüzdüm. Bol bol. ne zamana kadar? Yüzme hocamla evlenene kadar. Çok karıştı çooook! Adam benden mükemmeli bekliyor. Hataya tahammülü yok. Ben sadece yüzmek istiyordum. Olmadı. Bıraktım.

Southpark'ı çok severim. Günlük hayatta neredeyse her durumu bir southpark bölümü ile eşleştirebilirim.

Karpuzu da çok severim. Onsuz hayat düşünemiyorum. Iyi ki ülkemizde ucuz :)


Dansa ilgim var ama eşli dansa değil. Jazz dansa, biraz funk dansa, biraz da hip hop dansa.Bu konuda çok amatörüm, ama acayip zevk alıyorum. Dans ediyorum ama bir yandan da ödüm patlıyor bir gün bir tanıdığım görecek diye.
El işi ile uğraşmayı çok seviyorum ama bebeğim olduğundan beri hayal oldu...

Aa bebeğim... adını Janset koyduk. Bence çok komik bir bebek. Iş yerindeyken özlüyorum be günlük!

Bu arada Janset'e yaptığım bir blog var: http://jansetcelik.blogspot.com/

No comments:

Post a Comment